1. Elinizde satmayı planladığınız bir ürün olduğu varsayımı ile öncelikle satış yapmak istediğiniz ülkeleri belirleyin. Ülkeleri ve kültürlerini tanımaya çalışın. Mümkünse gidip birkaç ay kalın.
2. Bu ülkelerin rekabet koşullarına ve gelir düzeyine göre ülkelere göre değişkenlik gösteren doğru bir fiyat belirleyin. Doğru fiyat her zaman ucuz fiyat değildir. Mesela Katar ve Arabistan’da ürünü düşük fiyatlarsanız tüketiciler bir tuhaflık olduğunu düşünüp ürünü almayabilirler.
3. Ödeme çok kritik bir adımdır. Almanya’daki tüketicinize debit kart ya da Sofort ile ödeme seçeneği sunamazsanız anında siteyi terk edecektir. Hollanda’da Ideal, Çin’deAliPay, Rurya’da QIWI çok yaygın ödemeyöntemleridir. Dünyadaki birçok ödeme sistemleri ile entegre çalışan PayU, Iyzico, Wirecard gibi Fintech kuruluşlarından destek alabilir ya da bu konuda diğerlerinden bir adım daha önde olan İş Bankasının çözümlerinden yararlanabilirsiniz. Hedef ülke seçimine göre ödeme seçeneği netleşecektir ama mutlaka tüketiciye ürün fiyatını kendi para biriminde gösterin.
4. Türkiye’de tabi olduğunuz ve satış yapacağınız ülkede tabi olacağınız KDV, gümrük limitleri, tüketici koruma yasaları, kişisel verilerin korunması, paketleme ve etiketleme standartları ve ödeme gibi konulardaki düzenlemeleri öğrenin.
5. Lojistik altyapınızı kurun. Üretim, paketleme, depolama ve sevk etmeye odaklanıp iade yönetimini ikinci plana atarsanız para ve zaman kaybı yaşarsınız. Yerel lojistik firmaları ya da diğer ihracatçılarla birlikte çözümler üretmeye çalışın. Yerel perakende ya da outletlerle anlaşıp iade edilen ürünleri ilgili ülkede ciddi indirimlerle eritmeye çalışın. Bu ürünün size geri gelmesinden daha az maliyetli olabilir.
6. Sorunsuz ve kararlı bir teknolojik alt yapıkurun ya da Ticimax, GoB2C, T-Soft, Ideasoftgibi entegre altyapı sağlayıcılarından destek alın. Üyelik, sipariş takibi, işlem sonras ıe-posta gibi tüketiciye dönük hizmetler kadar stok takibi, fatura kesimi, karlılık analizi gibi kurumsal süreçler de kontrolünüzde olsun.
tan
7. Ajanslara ödeyeceğiniz ücretlerden kaçmayın. Etkili bir dijital pazarlama, kaliteli içerik ve ürün satmak istediğiniz ülkenin kültürel kodlarını çözmüş iyi bir ajans ile çalışmaktan geçer. Kalitesiz içerik, zayıf görseller ve tüketiciye tuhaf gelebilecek kelime ve cümle yapıları markanıza zarar verir.
8. Ürünü iyi anlatın. Kendinizi tüketicinin yerine koyup ürün özellikleri ve ürün görsellerinin hiçbir soru işareti bırakmayacak kadar açık ve anlaşılır olmasını sağlayın.
9. Kaliteli içerik reklamdan daha etkilidir. Sitenizde sattığınız ürün ya da hizmettin uzmanı olduğunuzu ancak bu şekilde anlatabilirsiniz. Siteniz bir satış alanı olmanın dışında bir referans noktası ya da etkileşim alanı haline gelmeye başladıysa doğru yoldasınız.
10. Müşteri ilişkilerini iyi yönetiniz. Siz ya da e-ticaret uzmanınız uyurken Amerika’daki tüketicinin Chat Box’a yazdığı mesajın yanıtsız kalmaması için önlem almalısınız. Bu konuda da birçok global ajanstan hizmet alabilirsiniz. Sitenizin yurt dışı versiyonunda mutlaka yerel bir telefon numarası olmalı ve robotik karşılamalar tüketicinin dilinde olmalı. VOIP servis sağlayıcılar ile bunu kolaylıkla çözebilirsiniz.
11. Sosyal platformlar sadece tüketiciye ulaşmak için kullandığınız kanallardan biridir. Sizin işinizin asıl merkezi web siteniz ve mobil uygulamanızdır. Sosyal platformların web sitenizi beslemesi yerine web sitenizin sosyal platformları beslemesi gerekir.
12. Online pazaryerlerinin ciddi bir müşteri kitlesi vardır. Buralarda yapacağınız satışlar sitenizden yaptıklarınız kadar kârlı olmayabilir ama bu kanallar bulunmayı markanıza yaptığınız bir yatırım olarak düşünün.
13. Patent ve tescil konusunda uzman bir şirketten yardım alın.
14. Teşviklerden yararlanınız. TİM ve Ticaret Bakanlığı’nı sürekli takip edin.