KUANTUM IŞINLANMA

heisenberg belirsizlik ilkesi, kuantum kriptografi, telekomünikasyon, kuantum internet


Kuantum ışınlama, bir parçacığın kuantum  durumunun, fiziksel olarak taşınmadan, uzaktaki  başka bir parçacığa aktarılması sürecidir. Bu süreç,  kuantum dolanıklık prensibine dayanır; yani iki  parçacık, aralarındaki mesafeye bakılmaksızın,  birbirlerinin durumlarını anında etkileyebilir.  Ancak bu prensibin gerçek hayatta uygulanması o  kadar kolay değil.  

1993'te IBM'den bir ekip Physical Review  Letters dergisinde bir kuantum durumunun  Işınlanmasıyla ilgili bir makale yayımladı. Beş yıl  sonra, Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü ve Galler  Üniversitesi'nden fizikçiler, bir fotonun kuantum  durumunu bir metrelik koaksiyel kablo üzerinden  ışınlayarak teoriyi uyguladılar. 2017'de Çinli  araştırmacılar, bir fotonun kuantum durumunu  Dünya'dan 1.200 kilometre uzaktaki bir uyduya  başarıyla ışınladılar. Bu deney, kuantum iletişimi  ve güvenli veri aktarımı alanında büyük bir adim  olarak kabul edildi.  

Finlandiya Turku Üniversitesinden Prof. Jyrki Pillo  liderliğindeki bir ekip, Çin Hefei Bilim ve Teknoloji  Üniversitesi' nden araştırmacılarla birlikte kuantum  Işınlamayı Pratik uygulamaya yönelik bir teori  geliştirdiler ve teorilerini doğrulamak için deneyler  gerçekleştirdiler. Bu yeni yaklaşım, gürültünün  varlığına rağmen yüksek kaliteli ışınlamayı sağlıyor.  

Son olarak, C. Ryan-Anderson liderliğindeki  araştırmacilar "mantiksal kubit" adi verilen birimi  

Işınlayarak önemli bir aşama kaydettiler. Science  dergisinde yayımlanan makaleyle duyurulan bu  yöntem, kuantum bilgisayarların bilgi işleme  süreçlerinde hata toleransını sağlamak için kritik bir  rol oynayabilir. Bu yöntemde, transversal yaklaşım  kafes cerrahisi ve Steane kodu gibi yöntemlerle  birleştiriliyor. Transversal yaklaşım işlemleri aynı  anda birden fazla kubite uygulayarak hızlı ışınlanmayı  sağlasa da karmaşık bir manipülasyon gerektiriyor.  Mantıksal kubitlerin işınlanması, kuantum ışınlamayı  yalnızca bir teori olmaktan çıkarıp pratik bir teknoloji  hâline getirecek adımlar arasında yer alıyor. Ancak,  bu tür bir hata toleranslı kuantum ışınlama, yüksek  enerji ihtiyacı ve gelişmiş ekipman gereksinimi  nedeniyle hâlâ oldukça karmaşık bir süreç olarak  karşımızda duruyor